İlginç Bilgiler

Zaman Yolculuğu Mümkün Mü? | Gerçek Zaman Yolcuları


Nisan 26, 2023 / 677 Görüntüleme / 0 Yorum

Herkese selamlar, gizem konseptinde yepyeni bir konu ile karşınızdayız. Bugün sizlere yüz yıllardır çok konuşulan hepimizin hayalini kurduğu bir kavram olan zamanda yolculuk ile ilgili çok şaşıracağınız yeni teoriler, iddialar ve olaylardan bahsedeceğiz. Yeni olaylarla birlikte zaman yolculuğunun anatomisini geçmişte yaşandığı iddia edilen vakalar üzerinden de inceleyeceğiz. Yani kısacası sizlerle kısa bir zaman yolculuğuna çıkacağız. İlk durağımız 2858...

Zaman Yolculuğu Yaptığını İddia Eden Gizemli İnsanlar

2858'den geldiğini iddia eden kişi

2858 yılından gelen bir zaman yolcusu olduğunu iddia eden gizemli bir kullanıcı geçtiğimiz haftalarda paylaştığı bir videodaki ilginç iddialarıyla gündeme geldi.

@darknesstimetravel adlı kullanıcı TikTok'ta ilginç iddialarından sonra 40 binden fazla takipçiye erişti. Geçtiğimiz haftalarda paylaştığı 2023 yılında yaşanacak 5 inanılmaz gerçeği anlattığı videoda ilgi çekici iddialarda bulundu.

@darknesstimetravel

Kullanıcının iddiasına göre bu 5 olaydan biri de 16 Haziran'da ölü sanılan bir ünlünün sahte ölüm yaptığını duyuracak olmasıydı. İddiasına göre bu dünyaca ünlü kişi yaşadığına dair bomba bir açıklama yapacakmış.

Bu iddiadan sonra hesabı viral haline geldi ve video 80 binden fazla kişi tarafından izlendi.

Tabii ki birçok kişi bunu takipçi kazanmaya yönelik yapılan bir kandırmaca olduğunu düşünse de Daily Star'ın haberine göre, TikTok izleyicileri iddialar karşısında şaşkına döndü ve birçok komplo teorisyeni ünlünün kim olabileceğine dair tahminlerde bulunmaya çalıştı. Kullanıcıların yorumlarında en öne çıkan isim Michael Jackson oldu. Michael Jackson'ın hala hayatta olduğuna inanan kişiler bu ismin kesinlikle Michael Jackson olduğuna inandıklarını belirtti. Birçok ünlü medyumunda yakın zamanda geri döneceğini söylediği Michael Jackson acaba gerçekten de hayatta mı? Ve yakın zamanda geri dönmeyi planlıyor mu? Bu konu ile ilgili detayları Michael Jackson ile ilgili yazımızda bulabilirsiniz linki şuraya bırakalım.

Michael Jackson

Kullanıcıların inandığı diğer bir isimde rap müziğin kralı olarak anılan Tupac Shakur oldu.

13 Eylül 1996 yılında vefat eden Tupac Amaru Shakur'un öldüğüne hayranları asla inanmamış ardında birçok soru işareti bırakmıştı. Michael gibi onun da yaşadığına inanan kişiler bu ismin Tupac olabileceğine inandığını belirtti. Çünkü kullanıcının iddia ettiği 16 Haziran Tupac'ın doğum günüydü. Yaşadığına dair yüzlerce delile sahip olan ve yüzlerce teoriye konu olan Tupac'ın da yaşadığına dair sunulan delilleri incelemek için şu yazımızı okuyabilirsiniz.

Tupac Shakur

Kullanıcının paylaştığı 5 ana olay şu şekilde: 

2 Nisan 2023 – Oksijenin yerini alabilen ve yaşam süresini uzatabilen yeni bir element keşfedildi.

13 Mayıs 2023 – Ay parlak pembeye döner ve ona baktığınızda kör olmanıza neden olur.

16 Haziran 2023 – Ünlü bir ünlü kendi ölümünü uydurduğunu açıkladı.

2 Temmuz 2023  6 kişi, güneşten gelen nadir enerji nedeniyle doğaüstü yetenekler kazanıyor.

22 Eylül 2023 - 51. Bölge ilk Centaur'u başarıyla oluşturarak daha birçok entegrasyona yol açtı.

Özellikle 2 Nisan'da bir keşfin yapılıp yapılmadığı bilinmediği için herkes iddialarının mümkün olabileceğine inanmadı. Peki zamanda yolculuk mümkün olabilir mi? 

Tabii ki henüz söylediği hiçbir şeyin vuku bulduğunu göremediğimiz bir TikTok kullanıcısının söylemlerini zamanda yolculuk kavramı altında değerlendiremeyiz. Ancak elimizde çok daha ilginç olaylar var...

Olaylara geçmeden önce bilim kurgu filmlerine konu olan zamanda yolculuk teorisi hakkında kısa bir ön bilgi verelim. Zamanda yolculuk teorisi, fizikte ve felsefede zamanda geri veya ileri gitmek için mümkün olan teorileri araştıran bir alandır. Bu teori, zamanda yolculuk yapmanın mümkün olup olmadığını, nasıl mümkün olabileceğini, hangi koşulların gerekli olduğunu ve bu yolculukların sonuçları hakkında sorulara yanıt aramaktadır.

Bu teori, genellikle Albert Einstein'ın görelilik teorisine dayanmaktadır. Görelilik teorisi, zamanın gözlemcinin hareketine göre farklı şekillerde akacağını söyler. Zamanda yolculuk teorisi de bu fikir üzerine kuruludur ve zamanın, bir kişinin hareketine bağlı olarak farklı hızlarda ve farklı şekillerde ilerleyebileceğini öne sürer.

Ancak, zamanda yolculuk teorisi henüz kesin olarak kanıtlanmamıştır ve birçok fizikçi tarafından mümkün olmadığı düşünülmektedir. Teorik olarak mümkün olsa bile, zaman yolculuğunun pratik uygulaması halen bir bilim kurgu konusu olarak kalmaktadır. Lakin tarihte bizi sorgulamaya iten birçok olay medyana gelmiştir. Zaman yolcusu olduğu iddia edilen kişilerin öyküleri, genellikle spekülatif veya efsanevi niteliktedir. Ancak, bazıları oldukça ilginç ve tartışmalıdır. Bu isimlerin arasında bizlerin çok iyi tanıdığı biri de var. 2017-2021 yılları arasında Amerika Birleşik Devletleri'nin 45. başkanı olarak görev yapmış olan Donald John Trump. Evet yanlış duymadınız, Donald Trump da zaman yolcusu olduğu iddia edilen kişiler listesinde yer alıyor. Hem de çok ilginç bağlantılarla birlikte...

Donald Trump Zaman Yolcusu mu?

Donald John Trump

Donald Trump 1800'lerden gelen bir zaman yolcusu olabilir mi? Evet teori kulağa pek mantıklı gelmese de az sonra öğreneceğiniz bağlantılar sizi bir hayli şaşırtacak. Bir Twitter kullanıcısının fark ettiği bağlantıları takipçileriyle paylaşmasının ardından çok ilgi çeken bu teorinin temeli 1893’de yazılan ve zaman yolculuğunu konu alan bir kitaba dayanıyor. @casa_parra nickli adlı kullanıcı teker teker bulduğu bağlantıları açıklıyor: 

''Kongre kütüphanesinin websitesindeydim ve 1893'te yazılmış olan şu kitaba denk geldim''

''Bu kitap gizli bir kapı bulup zamanda yolculuk eden Baron Trump adlı bir çocuk hakkında ama ilginç olan bu değil. Bekleyin.''

''Donald Trump'ın oğlunun adı Barron Trump. Yalnız bununla da kalmıyor. Kitaptaki çocuk Barron Trump'a benzemiyor mu? (Bence eh) ama bekleyin, dahası var.

"Barron Trump's Marvelous Underground Journey" isimli kitap, Barron Trump isimli bir çocuğun zamanda yolculuk yaparak yaşadığı maceraları konu alıyor. Bildiğiniz üzere ''Barron'' Donald Trump'ın oğlunun adı. Ayrıca kitap kapağında bulunan yüz size de biraz Barron Trump'ı anımsatmadı mı? Ama durun henüz daha yeni başlıyoruz...

''Kitapta Barron'un ona göz kulak olan bir de akıl hocası var. Tahmin edin adı ne? #don...
gittikçe daha da ilginçleşiyor...'' 

''4 yıl sonra 1896'da aynı yazar devam niteliğinde bir kitap daha yazıyor. Kitabın adı "The last president". İşte burada iş ciddileşmeye başlıyor.

''Kitapta New York 5. caddede yaşayan çok zengin bir adamın başkanlık için yarıştığını ama kimsenin onun kazanmasını beklemediğini anlatıyor. Bekleyin...''

''Trump Tower, New York 5. caddede... size yemin ederim bütün bunları ben uyduruyor olamam. Ama gittikçe daha derine gidiyor.''

''Kitapta adamın başkanlığı kazanmasının herkesi şaşırttığından, insanların açılış seremonisinde isyana ve protestolara başladığından ve gelir gelmez hemen kararnameler çıkardığından bahsediyor. Ama dahası da var.''

''Kitapta Lafe Pence diye bir adamın tarım bakanı olduğu yazıyor. evet! Pence... bütün bunları g*tümden uyduruyor olamam. Bu kitapları girip kendiniz de okuyabilirsiniz... Ama daha bitirmedim! (Mike Pence: Amerika Birleşik Devletleri şu anki başkan yardımcısı.)''

''1943'te dünyanın en ünlü bilim adamlarından biri Nikola Tesla ölüyor. Ölümünden önce zaman makinesi icat ettiğini ve zamanda geçmişe ve geleceğe yolculuk ettiğini iddia ediyor... lütfen okumaya devam edin...''

''Ölümü sonrası Amerika Birleşik Devleti hükümeti tüm çalışmalarına ve notlarına "The office of alien property" adına el koyuyor. Inceledikten sonra FBI'a teslim ediyorlar.''

"The office of alien property". Bilin diye söylüyorum, bu gerçek bir devlet dairesidir. Ama iş, daha da manyaklaşıyor.''

''Tesla'nın çalışmalarından, notlarından, icatlarından bir sonuç çıkartamayınca dışardan bir mühendis yardımı almaya karar veriyorlar. Bilin bakalım bu mühendis kim? John G. Trump! Durun. Dahası var.''

''John Trump, Donald Trump'ın amcası. Nikola Tesla'nın çalışmaları ve notları üzerinde çalıştıktan sonra hükümete hiçbir sonuca varamadığını söylüyor. Ya keşfi hükümetten uzakta kendisine saklamak için yalan söylemişse?''

''İlginç olan Donald Trump'ın annesinin adı Mary ve babasının orta adı Christ!!! Ve Donald Trump tam da ay tutulmasının olduğu gece doğmuştu.''

Teori kısacası asıl gezginin Trump'ın oğlu Barron olduğunu ve Donald'ın da onun akıl hocası olduğunu savunuyor. Trump'ın oğlu zaten birçok kez kameralara enteresan hareketleri ve tavırlarıyla yansımıştı. 

Barron Trump (sağdaki)

Bu akıl almaz teori karşısında birçok kişi şaşkına döndü. Çoğu mantıklı bulurken bazısı inanmamayı tercih etti. Gelen yorumlar şu şekildeydi: ''Bahsi geçen kitabı inceledim. Hayatımda hiç bu kadar sağlam bir teori görmemiştim. Donald Trump’ın amcasını Trump başkan olmadan önce duymuştum. Eğer Trump ailesi gerçekten bunu yaptıysa, zamanda yolculuk ve kelebek etkisi ne oldu? Orada neyi değiştirdiler ve bu bize nasıl yansıdı? Tesla gibi bir dahi bunu yapmıştır. İnanıyorum'' Peki siz bu teori için ne diyorsunuz? Sizce bağlantılar sadece bir tesadüften mi ibaret? Eğer bu gerçekse yani Trump ailesi bir zaman yolculuğu yapmışsa neyi değiştirdiler? Kelebek etkisi oldu mu? Şimdi geçelim zamanında çok gündem olan, zaman yolculuğu ve kelebek etkisi ile ilişkilendirilen başka bir konuya.

MANDELA ETKİSİ

Şimdi gelelim bir dönem sosyal medyayı etkisi altına alan bir teoriye. Mandela etkisi kısacası bir grup insanın bir olay hakkında hatırladıkları şeyin gerçekleşen olaydan farklı olması durumudur. Bu terim, 1990'lı yıllarda, Güney Afrikalı lider Nelson Mandela'nın öldüğüne dair yanlış hatırlamaların ortaya çıkmasıyla adlandırılmıştır.

Bir kesim Nelson Mandela'nın 80’li yıllarda tutsak olduğu Güney Afrika’daki hapishanede öldüğünü hatırlarken bir kesim ise şu an resmi olarak bildiğimiz 2013 yılını hatırlıyor.

Nelson Mandela 80’li yıllarda tutsak olduğu Güney Afrika’daki hapishanede ölmemiş miydi? “Evet doğru, hatta öldükten sonra meydana gelen olayları daha dün gibi hatırlıyorum, televizyonda gösterilen cenazesini, bazı şehirlerde çıkan olayları, dul kalan eşinin yaptığı yürek burkan konuşmayı...” diyen binlerce kişi var.

Oysa Mandela 1990 yılında hapisten çıkmış, hatta 90'ların sonunda devlet başkanlığı yapmıştı ve çok uzun yıllardır hayatını bir suçlu olarak değil de saygın bir insan olarak devam ettiriyordu.

"Looney Tunes" mu, yoksa "Looney Toons" mu?

Mandela'nın ölümünün hatırlanmasının yanı sıra, diğer örnekler de var. Örneğin, birçok insanın "Berenstain Bears" adlı çocuk kitaplarının adının "Berenstein Bears" olduğunu hatırlaması, "Looney Tunes" yerine "Looney Toons" olarak hatırlanması ve "Mirror, mirror on the wall" yerine "Magic mirror on the wall" şeklinde hatırlanması gibi.

Mesela hepimizin bildiği Monopoly oyununun üzerindeki maskotun gözünde bir monokl tek gözlük merceği var mıydı, yok muydu? Benim gibi milyonlarca kişi tek gözlük olduğunu hatırlıyor. Ama gerçekten öyle bir gözlük yokmuş. 

Monopoly'deki maskotun tek gözlük merceği var mıydı, yok muydu?

Peki ya Mickey Mouse’un pantolon askısı? Mickey Mouse'un pantolon askısı yok muydu? Çoğu insan bundan oldukça emin ve bu sevimli fareyi askıyla hatırlıyor ama aslında Mickey Mouse'un bir askısı yokmuş. 

Volkswagen’in logosundaki V ve W harfleri birleşik mi değil mi?

Star Wars'ta “Luke, I’m your father” diye bir replik yokmuş, o sahnede aslında “No, I’m your father” deniyormuş. 

Quenn'in efsane şarkısı “We are the Champions” “... of the world” diye bitmiyormuş. Şarkının orijinal sözlerinde bu cümle yokmuş.

Pikaçu'nun kuyruğunun ucunda siyah bir kısım vardı değil mi? Hayır o da yokmuş.

Pikachu - siyah kuyruk 

Kit Kat çikolatalarının logosunda iki kelime arasında bir çizgi varmış gibi hatırlıyorsak da aslında çizgi yokmuş.

Birçok insan, bu yanılsamaların nedeninin paralel evrenler veya zamanda yolculuk gibi olaylar olduğuna inanıyor. Yani kısacası birileri geçmişe gitti ve birtakım şeyleri değiştirdi. Bu değişimler sonucunda kelebek etkisi ile birlikte az önce saydığımız detaylar gibi bazı ufak detaylarda değişmiş oldu. Zaman yolculuğu kelebek etkisine yol açabilir. Zaman yolculuğu yapan bir kişi, geçmişte yaptığı küçük bir müdahaleyle gelecekte büyük bir değişikliğe sebep olabilir. Bu durumda, kişi geçmişe dönüp bir olayı değiştirirken, kelebek etkisi yoluyla gelecekte çok farklı bir dünya oluşabilir. Peki sizinde Mandela etkisi ile hatırladığınız ama aslında öyle olmadığını öğrendiğiniz bir detay var mı?

2027 Yılında Tek Başına Kalan Adam

@unicosobreviviente

Sizleri şimdi TikTok'ta 'unicosobreviviente' kullanıcı adını kullanan Javier ile tanıştıralım. Javier, yüzünü gizleyen ve izlediğimiz bilim kurgu dizi ve filmlerinden fırlamış gibi hissettiren bir hikayesi olan bir adam. 

Geçtiğimiz yıllarda TikTok'ta video paylaşmaya başlayan Javier, kendisini 2027 yılında ve tüm insanların ortadan kaybolduğu bir zamanda bulduğunu söylüyor. Hatta Valencia, İspanya'dan paylaştığı videolarda, her yerin ne kadar ıssız olduğunu takipçilerine gösteriyor.

Javier, ilk videosunda "Bir hastanede uyandım ve neler olduğunu bilmiyorum. Bugün 13 Şubat 2027 ve şehirde yalnızım." yazısını paylaştı. Videolarında konuşmayan Javier, sokakların ve alışveriş merkezi gibi alanların ne kadar boş olduğunu takipçilerine gösteriyor.

Kendisi insanları aradığını söylüyor ve takipçilerinden yardım istiyor. Takipçileri, Javier'in internete nasıl bağlandığını ve ışıkların nasıl çalıştığını soruyor. Javier ise "Bilmiyorum, bu 2021 ile 2027 arasında bir çeşit bağlantı olmalı." diyor. Javier, 2027'de olduğunu kanıtlamak için bir Belediye Binası'na bile giriyor. Bina içerisinde ne bir güvenlik ne de çalışanları görüyoruz. Tamamen boş. Belediye Başkanı'nın odasına elini kolunu sallaya sallaya giriyor. Örneğin bir Mercedes bayisine girip, istediği aracı alıp oradan çıkabiliyor ve yollarda kimseyi de göremiyoruz.

Javier, normalde oldukça fazla insanın olduğu yerlerin boş olduğunu gösteren videolar çekmeye ve takipçileriyle paylaşmaya devam ediyor.

Fakat Javier'in videolarında birçok soru işareti mevcut. Mesela insanların olmadığı bir dünyada elektriğin sürdürülebilirliği imkânsız bir durumdur. Sokakların tertemiz olması, tüm şehrin hala insanlık varmış gibi aktif görünmesi soru işaretleri arasında yer alıyor. Kim bilir belkide Javier videolarını Covid kapanmalarında veya insanların sokağa çıkmadığı, olağanüstü hallerin ilan edildiği zamanlarda çekmiştir. Javier şu an hala videolarına devam ediyor ve 7,7 milyon takipçiye ulaşmış durumda. Son videolarında Javier'i birilerinin kaydettiği görülüyor. Yani söylediği gibi yalnız değil. Hatta sponsorlu reklamlar bile alıyor. Videoların kurgu olduğu aşikâr fakat asıl mesele güvenlikli yerlere nasıl elini kolunu sallayarak girmeyi başarması. Takipçileri şimdi ondan söyledikleri doğruysa 51. Bölgeye gitmesini istiyor...

Gerçek Zaman Yolcuları

Şimdi size geçmişten bugüne zaman yolculuğu yaptığını iddia eden ve iddialarıyla birçok insanı etkileyen kişilerden bahsedelim.

#1 John Titor

John Titor

Günümüzde, son yıllarda zaman yolculuğu yaptığını iddia edenlerin sayısı artmaktadır. Ancak, bu iddiaların çoğu internet ortamında yayılan asılsız bilgilerdir. Birçoğu Javier gibi sosyal medyada ilgi çekmek istemektedir. Fakat John Titor'un hikayesi bu kişilerden farklıdır. Hatta zaman yolculuğu yaptığı iddia edilen isimlerden belki de en ünlüsü John Titor'dur.

“Time_Travel_0” kullanıcı adıyla 2000 yılında ortaya çıkan Titor, ilk mesajında kendisi hakkında bazı ifadeler kullanmıştı. Ayrıca bu mesaj, zaman makinesinin çizimini de içeriyordu. Titor, 2036 yılından geldiğini ve General Electric tarafından üretilen sabit yüklü geçici bir yer değiştirme ünitesi olan zaman makinesini kullanarak 1975 yılına gelerek IBM'in ürettiği 5100 isimli bilgisayar sistemini almaya geldiğini belirtmişti. Titor, birçok kullanıcının şüpheci yaklaşımına rağmen ayrıntılı çizimler ve gelecekle ilgili tahminleriyle forum kullanıcılarının güvenini kazandı ve birçok kişiyi zaman yolculuğu yaptığına ikna etti.

Titor, zaman yolculuğundaki amacının IBM 5100'ü alarak gelecekteki bir bilgisayar sorununu çözmek olduğunu ve aile hatıralarını kaybetmemek için 2000 yılına geldiğini belirtmişti. Zaman makinesinin içinde yer alan birimleri detaylı şekilde açıklayan Titor, bu makinenin General Electric tarafından 2034 yılında icat edildiğini iddia etmişti. Ayrıca Titor, zaman makinesinin bir arabanın arka kısmına kurulduğunu da söylemişti.

Titor, diğer kullanıcılardan gelen mesajlar üzerine birçok gelecek tahmininde bulundu, ancak bunların büyük bir kısmı gerçekleşmedi. Örneğin, ABD'de iç huzursuzluğun 2004'te savaşa dönüşeceği ve ülkenin 5 ayrı bölgeye ayrılacağı, 2008'den sonra Olimpiyat Oyunlarının gerçekleştirilmeyeceği ve 2015 yılında III. Dünya Savaşı'nın çıkacağı gibi tahminlerde bulundu. Ancak, Titor'un açıklamaları hikayesine gerçeklik dozu katıyordu. 24 Mart 2001 tarihinde son paylaşımını yapan John Titor, aniden kaybolmasıyla ardında birçok soru işareti bıraktı. John Titor'un kim olduğuyla ilgili yapılan araştırmalar net bir sonuç vermedi ve Titor bulunamadı. Ancak adına bir araştırma vakfı bile kuruldu ve Titor'un hikayesi tiyatro oyunlarına, romanlara ve bazı filmlere de ilham kaynağı oldu. John Titor Vakfı, kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olarak 2003 yılında kuruldu ve hala araştırmalarını sürdürüyor. Kim bilir, belki de yakın gelecekte yeni belgeler ortaya çıkar ve John Titor vakası hakkında daha fazla bilgi edinebiliriz.

"The John Titor Experience" (2009): Bu belgesel, Titor'un iddialarını ve öngörülerini araştırıyor.

"The Time Traveler's Convention" (2010): Bu belgesel, zaman yolculuğu hakkında genel bir inceleme yaparken, John Titor Vakfı'nın kurucularıyla da röportaj yapıyor.

"Steins;Gate" (2011): Bu anime dizisi, zaman yolculuğu temasını işliyor ve John Titor karakterine de yer veriyor.

"Hot Tub Time Machine" (2010): Bu komedi filmi, John Cusack, Rob Corddry, Craig Robinson ve Clark Duke gibi ünlü isimleri bir sıcak küvete atıp 80'lerde bir kayak tatiline götürüyor. Filmde, bir karakter, John Titor'un ismini zaman yolculuğu konusunda bahsediyor.

"The Philadelphia Experiment" (2012): Bu bilimkurgu filmi, 1943'te gerçekleştiği iddia edilen Philadelphia Deneyi'ne dayanıyor ve John Titor ile ilgili bazı göndermeler içeriyor.

Bunlar sadece birkaç örnek, John Titor hikayesi daha pek çok esere ilham kaynağı olmuştur...

#2 Andrew Carlssin

Andrew Carlssin

2002 yılında Wall Street'te bir borsacı, 800 dolarlık bir yatırımla hisse senedi alım-satımı yaparak hayatına devam ediyordu. Ancak adı Andrew Carlssin olan bu borsacı, kısa sürede inanılmaz bir başarı yakaladı ve 2003 yılına gelindiğinde 350 milyon dolar kazandı. SEC adlı kurum, bu olayın ardından soruşturma başlattı ve Carlssin bir yıl sonra tutuklandı. İddiasına göre, Carlssin 2256 yılından gelmişti ve bu nedenle gelecekteki olayları önceden biliyordu. Ancak yetkililer, Carlssin'in başarısının içeriden bilgi alma ile açıklanabileceğini düşünüyorlardı. Carlssin, tutuklandıktan sonra hikâyenin gerçek olduğunu savundu ve AIDS'in gerçek nedenini ve Usame Bin Ladin'in akıbetini bileceğini söyledi. Ancak bu bilgileri vermek için kısa bir zaman yolculuğu yapması gerektiğini ve bunun kötü niyetli insanların eline geçmesinden korktuğunu ifade etti. Korktuğu için herhangi bir bilgi vermek istemedi. Onu rahat bırakmaları gerekiyordu ve bu yüzden beklemelerini istedi. 

İşin en ilginç kısmı ise bir SEC yetkilisinin itirafıydı...

2002 yılı aralık ayından önce sıkça basında adı geçen Andrew Carlssin için herhangi bir kayıt bulunamadığı iddia edildi.

"Elimizdeki tüm federal kayıtları taradık Andrew Carlssin isimli biriyle ilgili olarak böyle bir adamın yaşadığını, bir şeyler yaptığını gösteren Aralık 2002 tarihinden önce hiçbir kayıt yok."

Andrew Carlssin'in gerçek olmadığı ve bu hikâyenin bir kurgu olduğuna inananlarda çok fazla. 

Andrew Carlssin'in hikayesini, birçok kişi ilginç bulduğu için, bu hikâyeden ilham alan filmler, diziler, kitaplar ve belgeseller yapılmıştır. Ancak, Carlssin'in hikayesinin gerçek olup olmadığı hakkında ciddi şüpheler olduğu için, bu yapımların bir kısmı gerçekten Carlssin'den esinlenilmiş olsa da, bazıları sadece kurgudur.

"The Time Traveler's Wife" romanı, Carlssin'in hikayesinden esinlenerek yazılmıştır.

"The X-Files" adlı TV dizisi, "Synchrony" adlı bölümünde Carlssin'in hikayesinden ilham alır.

"Fringe" adlı TV dizisi, "White Tulip" adlı bölümünde Carlssin'in hikayesiyle ilgili temaları işler.

"The Simpsons" adlı animasyon dizisi, "Time and Punishment" adlı bölümünde Carlssin'in hikayesinden esinlenir.

"The Men Who Stare at Goats" adlı film, Carlssin'in hikayesi gibi gizli askeri projeleri konu alır.

"Looper" adlı film, zaman yolculuğu temaları işler ve Carlssin'in hikayesiyle benzerlikler taşır.

"The Butterfly Effect" adlı film, zaman yolculuğu ve alternatif gerçekliklerle ilgili konulara odaklanır ve Carlssin'in hikayesinden esinlenildiği söylenir.

#3 Rudolph Fentz

Rudolph Fentz

Rudolph Fentz'in hikayesi, onlarca yıl boyunca çözülmemiş bir gizem ve olası bir zaman yolculuğu vakası olarak kabul edildi. Hikâye şöyledir:

1950'de, kayıp kişilerin dosyaları üzerinde çalışan bir New York City polis memuru, morgda yaklaşık 30 yaşında bir adamın cesedini inceledi. Adam saat 23:15'te Times Meydanı'nın ortasında ortaya çıkmıştı. Dikkatsizce sağa sola bakınırken hızlı gelen bir taksi kendisine çarpmış ve kaza yerinde ölmesine neden olmuştu. Ölen kişinin kıyafetlerinin ceplerinde, yıllar önce üretilmiş, birçok madeni para vardı. Eski moda kıyafetler giyiyordu. Kıyafetlerinde, kimse tarafından bilinmeyen bir terzinin adı ve adresinin etiketleri vardı. Şapkasında da yıllar önce kapanmış olan eski bir mağazanın etiketi bulunuyordu.

Sahip olduğu eşyalar arasında, New York City'de artık var olmayan bir at arabasının bakımının yapıldığına dair fatura, 1876 yılına ait bir mektup ve bir kartvizitte adı yazılı olan Rudolph Fentz olduğu belirtiliyordu. Tüm bunlar oldukça garip görünüyordu. Ancak, kayıp Kişiler Bürosu'ndan Kaptan Hubert V. Rihm olayı soruşturmaya başladığında hikâye daha da garip hale geldi. Araştırmalar yapıldığında, New York City telefon rehberlerinde Rudolph Fentz adına herhangi bir kayıt bulunamadı. Kartta belirtilen adreste bir konut yeri vardı, ancak oradaki insanlar Rudolph Fentz adını hiç duymamıştı. Araştırma devam ettikçe, ölen adamın parmak izinin hiçbir kayıtla eşleşmediği görüldü. New York Polis Teşkilatı Kayıp Bürosu'nda çalışan Hubert V. Rihm, iş kartında yazan iş yerine giderek adam hakkında soruşturma yaptı. Ancak, iş yerinin sahibi ve orada çalışanlar, Rudolph Fentz diye birinin orada çalışmadığını, bu isimde birini tanımadıklarını ve herhangi bir kayıp personel olmadığını belirttiler.

Soruşturmayı genişleten memur Rihm, herhangi bir güncel resmi kayıtta Rudolph Fentz ismine rastlamadı. Pes etmeyen polis memuru Rihm, 1939 yılına ait bir adres defterinde Rudolph Fentz'in oğlu olan Rudolph Fentz Jr.'ın adresini buldu. Ancak adreste bulunamayınca, komşularından Rudolph Fentz Jr.'ın 1939 yılında 60 yaşlarında yakınlarda çalışan bir adam olduğunu ve 1940 yılında taşındığını öğrendi. Polis memuru Rihm, Rudolph Fentz Jr.'ın izini sürerken, adamın 5 yıl önce öldüğünü, ancak eşinin hala hayatta olduğunu ve Florida'da yaşadığını öğrendi.

Polis memuru, Rudolph Fentz Jr.'ın eşiyle görüştüğünde, şok edici gerçekleri öğrendi. Rudolph Fentz Jr.'ın babası olan Rudolph Fentz, 1876 yılında bir öğlen vakti yürüyüşe çıkmış ve bir daha haber alınamamıştı. Bu olay yıllarca dilden dile dolaştı ve bir şehir efsanesi haline geldi.

2002 yılında Pastor George Murphy, bu hikâyenin 15 Eylül 1951 tarihli Collier's dergisinde yer alan "I'm Scared" adlı kısa öykünün bir parçası olduğunu söyledi. Ancak hikâyenin yazarı Jack Finney, 1995 yılında vefat ettiği için gerçekler öğrenilemedi. Ayrıca Murphy, iddiasını kanıtlayamadı ve hikâyenin hiçbir kopyası bulunamadı.

2007 yılında bir Alman araştırmacı, Rudolph Fentz olayı'nın 1951 yılında bir gazetede haber olarak yer aldığını buldu. Gazete, Jack Finney'in bu hikâyeyi yazmadan tam 5 ay önce basılmıştı. Böylece olayın kurgu değil gerçek olduğunu ve yazar Finney'in bu olayı okuyuculara aktardığı anlaşıldı.

Yapılan diğer araştırmalarda da Rudolph Fentz'in 1876 yılında 29 yaşındayken kaybolduğuna dair birçok kanıt bulunmuştur. Ancak olay hala gizemini korumakta ve araştırmalar devam etmektedir.

Rudolph Fentz'in hikayesi, birçok kez belgesel, kitap ve film konusu olmuştur. İşte bazı örnekler:

"The Case of Rudolph Fentz" adlı bir belgesel. Bu belgesel, hikâyenin detaylarını ve ardındaki gizemi araştırıyor.

"The Twilight Zone" adlı TV dizisinin "I'm Scared" adlı bölümü, Rudolph Fentz'in hikayesine dayanıyor.

"Time After Time" adlı roman, Jack Finney tarafından yazılmıştır. Roman, Rudolph Fentz'in hikayesiyle ilgili detaylı bir anlatıma sahip.

"The Philadelphia Experiment" adlı film, Rudolph Fentz'in hikayesiyle ilgili bazı benzer temalar içermektedir.

#4 Håkan Nordkvist

Håkan Nordkvist

Sizleri İsveçli Håkan Nordkvist ile tanıştıralım. Nordkvist, iddialarına göre 2046 yılında kendisiyle buluştu ve bu anın video kaydını çekti. İlk başta iddialarına kimse inanmamıştı, fakat Nordkvist'in gösterdiği fotoğraflar tüm dünyayı hayrete düşürdü.

Håkan Nordkvist, evindeki mutfak lavabosundan sızan bir boruyu tamir etmek için uğraşırken kendisini birden 70 yaşındaki haliyle karşı karşıya bulduğunu iddia etti. "Boruyu tamir etmek için aletlerimi alıyorum ama çok uzakta olduğu için ulaşamıyorum. İçeriye doğru sürünmeye devam ettim. Sonunda hava karardığında güçlükle ayağa kalkabildim ve kendimi yaşlı bir adam olarak gördüm. Kimsenin buna inanmayacağını düşündüm. Yakında telefonum vardı ve bu anları çekebildim. Kanıt olarak ise ikimizde dövmesinin bulunduğu bir anı kaydettim" diye açıklamalarda bulundu. Yani Nordkvist, su tesisatı arızasını giderirken bir solucan deliğine girdiğini ve aniden kendisinin daha yaşlı haliyle yüzleştiğini söylüyor.

Nordkvist, yaşadıklarını kanıtlamak için TikTok hesabından bir video paylaştı. Videoda kendisi ve yanında yaşlı bir adam yer alıyor ve ikisi de dövmelerini gösteriyor. Video, kısa sürede çok sayıda izlenme ve yorum aldı. Bazı insanlar Nordkvist'e inanırken, bazıları da yanındaki yaşlı kişinin babası olabileceğini savundu. Bazıları da bunların hepsinin bir sigorta şirketinin emeklilik planlarının faydalarını tanıtmaya yönelik oluşturulan bir reklam kampanyası olduğunu iddia etti.

Ancak kendisi hakkında çekilen bir belgeselde bu iddialara yanıt veren Nordkvist, olayın tamamen gerçek olduğunu dile getirdi.

Håkan Nordkvist'in iddialarından esinlenen belgesel, film, dizi veya kitap henüz yapılmamış. Bu konu hakkında birçok haber kaynağı ve internet sitesi bulunmakta, ancak şu ana kadar resmi bir yapım gerçekleştirilmemiş. Ancak, konu ilginç olduğu için gelecekte bu olaya dayalı bir yapım yapılma olasılığı da çok yüksek.

Peki siz zaman yolculuğu yapabilecek olsaydınız elinizde bulunan tek hakkı hangi yıl için kullanırdınız?

Bir sonraki bölümde görüşmek üzere. Hoşça kalın...

Bir Cevap Yazın

*E-Posta adresiniz gösterilmez.

Oturum Aç

Şifremi Unuttum

İçeriği Şikayet Et