Seyahat

24 Saatlik Amsterdam Gezi Rehberi


Haziran 27, 2022 / 2886 Görüntüleme / 0 Yorum

Herkese öncelikle helloo! 

Bu yazıyı iş için 1 günlük Amsterdam’a giden ya da Avrupa turu yaparken Amsterdam’a 1 gününü ayırabilecek olan herkese armağan ediyorum. Bir nevi hızlandırılmış Amsterdam Gezi Rehberi anlayacağınız :) 

Ben bir günde nereleri gezebildim, sizler ek olarak nereleri daha sıkıştırabilirsiniz, hepsini anlatacağım. 

Hazırsanız başlıyorum. 

Amsterdam

Hızlandırılmış Amsterdam Turu

  • Kanal Turu
  • Pancake Bakery
  • Dam Square (Dam Meydanı)
  • Wrinkle 43 (Kanala doğru güneşin batışı)
  • Red Light District
  • Vondelpark
  • Bitterballen tadımı

Yukarda bahsi geçen bütün aktiviteleri tek bir içecekle tamamladım. O da Hollanda’nın göz bebeği, yeşil renkli civanım Heineken. Kendisine buradan teşekkürlerimi sunarım. 

24 Saatte Amsterdam Gezilecek Yerler Rehberi 

#1 Kanal Turu

Amsterdam Kanal Turu

Öncelikle iş için geldiyseniz akşam 4.30’a kadar işleriniz bitmiş olmalı ki gezinin tadını iyice çıkarın. Hava akşam 22.30’da kararıyor. Yani nerden baksanız dolu dolu 6 saatiniz var demektir. Bu da eğlenmek için yeterli bir zaman :)

Kanalın etrafında birçok kanal turları var. Ben otelimin verdiği tavsiyeyle Flagship adlı kanal turuna katıldım. Gezi rehberleri inanılmaz tatlı ve kanalla ilgili birçok bilgi veriyorlar. 

Hatta paylaşılan birkaç bilgiyi sizlerle de paylaşayım: 

  • Her sene kanala birçok bisiklet düşüyormuş. Daha sonra bunları yıllık kanal temizliği yaparken çıkarıyorlarmış. Sarhoş olup bisikletini kanala atan bile varmış :) Allah insanlara akıl fikir versin.
  • Kanalın derinliği yaklaşık 3 metreymiş.
  • İnsanlar suya bir şeylerini düşürünce bütün gün oltayla kanalın içerisini arıyorlarmış. Canlı canlı şahit oldum buna :)
  • Amsterdam’daki evlerin çoğunun tepesinde kanca bulunmakta. Bunlar mobilya taşınması için rahatlık sağlıyormuş. Çünkü evler dip dibe olduğu için evlerin içlerindeki koridorlar oldukça darmış.
  • Sokaklarda değişik semboller var. Bunlar daha önceleri o mahallenin görevini temsil etmekteymiş.
  • Botların en pahalısı siyah bir bot ve 1 milyon euronun üzerinde satılmış.
  • Her evin kapısındaki vitral camlarda değişik semboller bulunuyor. İnsanlar evlerini tarif ederken bu sembolleri kullanıyorlarmış. Örneğin; güneş sembollü kapının önündeyim gibi.
  • Amstel Nehri’nde yüzebilirmişsiniz. Evet, şaşırdınız değil mi? Ülkenin piyemsesi bile yüzmüş. O yüzüyorsa güvenebilirsiniz dedi sevgili tur rehberciğim.
  • Damrak kanalının kenarında yamuk evler bulunuyor, bunlara Dans Eden Evler adını vermişler. Amsterdamlılar arasında esprisi bile varmış. Evler o kadar yamukmuş ki eşinizle kavga edip arkanızı dönüp yattığınızda yamukluğundan sabah size sarılmış şekilde bulabilirmişsiniz.
Dans Eden Evler - Amsterdam

Tüm bu bilgileri dinlerken içki servisi de yapıyorlar. Bottaki çoğu kişi benim gibi Heineken içti. Suya düşmemek için kimse sarhoş olmadı. Zaten turun çoğu yaşlı teyzeu ve amcaulardı. 

Hava da güzel olunca benim için çok güzel bir tecrübe oldu diyebiliriz :)

Bir birayla birlikte toplam 23 euro ödedim.  

#2 The Pancake Bakery

The Pancake Bakery

Amsterdam’a gelmişken bu pankekleri denemeden sakın ayrılmayın. Kanal Turu’ndan sonra karnımın acıktığını hissederek ilk iş yabancı blogları kontrol ettim. Burayı bir övmüşler, bir övmüşler. Dedim kız benim neyim eksik. Hemen gidiyorum. 

Zaten yeri çok merkezi. Hemen bulabiliyorsunuz. Rezervasyon istemiyor (Sitesine baktım şimdi, yapabiliyorsunuz rezervasyon ama hafta sonu için gerekli galiba. Çünkü ben hafta içi gittim, rezervasyon sormadılar). 

Girişte azıccıkk bir sıra var. Çalışanlar aheste aheste servis yapıp kalkanların masasını topladıktan sonra, bir sonraki kişiyi 10 dakika sonra kabul ettiklerinden dolayı biraz bekleyebilirsiniz. 

Duvardaki eski tablolar nostalji havası katıyor içeriye. Bina 17. Yüzyıldan kalma, ama ‘The Pancake Bakery’ 1973’te kurulmuş. İçerisi hafif karanlık, oldukça şık bir restoran. 

Menüye bakınca birkaç seçeneğiniz var. İsterseniz ülkelere göre uyarladıkları pancake yemeklerini, isterseniz kendi spesiyallerini deneyebiliyorsunuz. Ben safe zoneda oynayarak bir İtalyan pancake’i olan Caprese tercih ettim. Tadı mükemmeldi. Porsiyonları inanılmaz büyük. Tatlısını da denemek isterdim, ama maalesef tek olduğumdan dolayı tercihimi yemekten kullandım :)

Veee tabii ki yanında söylediğim Heineken biramla toplam 20 euro ödedim. 

#3 Dam Square (Dam Meydanı)

Dam Meydanı

Dam meydanı kanallara çok yakın olduğu için yürüyerek çok rahat gidebileceğiniz uzaklıkta. Gitmek isteyenler için ‘Madame Tussauds’ müzesi bu meydanın doğusunda yer alıyor. 

Batı ucunda ise Amsterdam Kraliyet Sarayı var. Güzel bir an yakalayabilirseniz çok güzel fotoğraflar çekebilirsiniz burda. 

#4 Wrinkle 43

Wrinkle 43

Buraya tavsiye üzerine geldim. Midemde tatlı bölümü henüz boştu ve neden Hollandalıların meşhur elmalı tartıyla doldurmayaydım bu boşluğu. Hemen Wrinkle 43’ü navigasyonla aradım, aslında çok yakın olduğumu farkettim ve uygun adım marş diyerek Wrinkle 43’e gittim. 

Hem içerde hem de dışarda oturma yerleri olan bu tatlı kafenin içerisi çok loştu ve açıkçası, ben de güneşin batışını kaçırmak istemiyordum. Bu yüzden take-away aldığım lattem ve elmalı tartımla kanalın güzel manzaralı olan bir bankına oturdum. Hem tatlım hem de manzara efsaneydi. 

Elmalı turtam ve kahveme toplam 8 euroya yakın ödedim. 

#5 Red Light District (Kırmızı Fener Mahallesi)

Red Light District (Kırmızı Fener Mahallesi)

Amsterdam diyince akla iki şey geliyor. Biri sokaklarda içilen ot, bir diğeri ise seksi kadınların camlarda mayolarıyla poz verdiği Red Light District

Beyler burası sizler için cennet, bizler içinse abbovvvv kadınlara baak denilebilecek bir yer. Hollanda’ya gidenler anlatırken hep aklımda farklı canlanmış burası. Neden bilmiyorum. İlk girdiğimde camda birini görünce korktum, beklemiyordum. Sonra gözüm alıştı :) Yaşlı teyzelerden travestilere, genç kızlara, birçok seksi kadın mayolarıyla bulundukları camlı kutucuktan camına tıklatıp gel gel yapıyor. 

Uzaktan izlediğim kadarıyla beğendiğiniz biri olunca kapılarını tıklatıyor, fiyat teklifi yapıyorsunuz. Sonrasında da malum olay yani sims tanımıyla ‘WoHoo’. 

Ot içmezseniz de pasif içicilikten kafanız güzel dolaşabiliyorsunuz burada. Etrafta bir sürü seks gösterileri var. 2 euroya şov bile gördüm. Kahve içmek isteseniz 2 euroya içemezsiniz Amsterdam’da. Burası da böyle bir şehir :) 

#6 Vondelpark

Vondelpark

Amsterdam’a mı geldiniz, doğa yürüyüşü mi yapmak istiyorsunuz? Vondelpark tam da size göre. 

Vondelpark’ı insanlar genelde dinlenmek, piknik yapmak, çocuklarını yüzmeye getirmek için tercih ediyor. Büyük bir park ve bol oksijen depolayabileceğiniz bir yer. Vaktiniz varsa ve hava güzelse güneşlenebilirsiniz. 

Ben ertesi sabah az olan zamanımı Vonderpark’ta geçirmek istedim ve de öyle yaptım. He kesinlikle yapılması gereken bir aktivite mi? Oksijen ve park Türkiye’de de var, o yüzden bilemedim :)

#7 Bitterballen

Bitterballen

Hollandalılara özgü yiyeceklerin başında bitterballen geliyor. İçinde sığır eti olan bir kroket. Et kıyma gibi ve akışkan bir patates püremsi bir şey var içinde. 

Bitterballen içi

Artık son saatlere gelirken Vondelpark’ta güzel bir restoran buldum parka nazır ve gene Heineken sponsorluğunda siparişimi verdim. Bitterballen bir atıştırmalık olduğu için bira ile güzel gidebilecek bir yiyecek. Yanına koydukları sosta hafif acımtraklık var, bu yüzden onu çok sevdiğimi söyleyemeyeceğim. Ama genel olarak denenebilecek bir atıştırmalık. 

Şunu da söylemek gerekiyor, eğer benim gibi parkta yemeye karar verdiyseniz kuşlar etrafta katil bakışlarıyla yemeğinizi kesiyorlar. Ben yiyemediğim kroketlerimi onlara vereyim dedim, birbirlerine girdiler ve ortalığı talan ettiler. Dövüşmen guzumm desem de dinletemedim. 

Bitterballen atıştırmalığıma ve Heineken birama da toplam 9 euro civarı ödedim.

Sonrasında ne mi oldu? 

Parktan sonra otele dönüş ve Uber’le birlikte havaalanına varış gerçekleştirdim. Havaalanı için önceden uyarmışlardı. Personel eksikliğinden dolayı çok uzun bir kuyruk oluyor diye. Hatta 3 saat öncesinden git diye uyardılar. Ben hallederiz yiaa diyip 2 saat önce gittim.  Sıraya girmekle kapının orası toplam 45 dakika sürdü. Yani uçağımı kaçırmadım :) He sonrasında rötar yaptı, ama benden kaynaklı değil. 

Tabi risk almak sizin elinizde. Eğer zamanınız varsa 3 saat öncesinden gitmenizi tavsiye ederim. 

Yazının son 2 bölümünü Amsterdam hakkındaki genel, kısmi ilginç bilgilere ve daha neler yapılabilire ayırdım. Paylaştığım bilgileri biliyorsanız da sizden ricam benim için çok şaşırmış gibi yapın. 

Amsterdam'da güneşin batışı

Amsterdam Hakkında Genel Bilgiler

  1. Amsterdam’da ot içmek legal değilmiş arkadaşlar. Yıllarca bizi kandırmışlar. Sadece tolere edilebilecek bir legalliği varmış :)
  2. Sokakta, merdivenlerde ve banklarda alkol tüketmek yasakmış. Bunu duyduğumda çok şaşırmıştım. Sonra çevreme bakındım, gerçekten hiç içen yok.
  3. Bir takım dedikodulara göre Hollanda’ya laleler Osmanlı Devleti’nden gelmiş.
  4. Kullan at elektronik sigaralar çok popüler.
  5. Hediyelik dükkânlarda satılan lolipoplarda ve çikolatalarda ot tadı varmış. Ama içinde tabii ki gerçek ot yokmuş. Olsaydı güzel olurdu. Yuh bunu bilmiyor muydun demeyin, çünkü evet bilmiyordum.
  6. Uber kullanacaksanız fiyatları 5 dakika içerisinde değişebiliyor. 25 euro da tutabiliyor 39 euro da. Bu yüzden bir yere gidecekseniz dakika başı kontrol edin.
  7. Pahalı bir şehir, ama yaşamak için çok güzel bir şehir.

1-2 gün daha vaktiniz varsa Amsterdam’da daha neler yapabilirsiniz? 

  • Birkaç gün daha vaktiniz varsa öncelikle bisiklet turu mutlaka deneyin. Günlük bisiklet kiraları yaklaşık 10 euro.
  • Van Gogh Müzesi'ne gidin. Hollandalı büyük artist Van Gogh’un birçok önemli eseri burada sergileniyor.
  • Rijksmuseum’da sergilenen resimlere göz atın. Kocaman bir tablo koleksiyonuna sahip olan bu müzede dünyaca ünlü birçok ressamın eserlerini bulunuyor.
  • Anne Frank’in Evi’ni ziyaret edin. Burası Nazi zamanlarında Nazilerden kaçan Anne Frank’in gizlice kaldığı ev ve içinde kendisinin yazdığı günlükler bulunmakta.
  • Straat Müzesi'nde serserilik yapın. Dünyanın en büyük sokak sanatı müzesiymiş. Kaçmaz.
  • De Drie Fleschjes kafe/puba mutlaka gidin. Kendisi baya yaşlı bir kafe/pub (1650 yılında kurulmuş). Burada Lucas Bols'tan Corenwyn de dahil olmak üzere çok çeşitli Hollanda cinleri (jenever) ve kaliteli likörler tadabilirsiniz.
  • Albert Cuyp Market’te sokak pazarı alışverişi yapın. Giriş ücretsiz, ayakkabılardan antikalara, peynirlere ve stroopwafellere kadar her şeyin bulunduğu 260 tezgahı varmış. Alacak bir şey mutlaka bulursunuz.
  • Bloemenmarkt’tan çiçek alın. Şaka şaka almayın, türk lirasına çarpınca çok pahalı oluyor. Burası dünyanın tek yüzen çiçek pazarı. Bu yüzden görülmeye değer bence :)
  • Heineken Experience turu yapın. Küçük Heineken tadımları varmış. Buna ek olarak 2 bira ve Heineken’in mazi anlatımı ile birlikte 21 euro civarı bir bilet fiyatı var. Tadım, bira fabrikasında yaptırılıyor. Bence benim gibi her gittiğiniz yerde de içip bu turu es geçebilirsiniz. Sonuçta kaç farklı Heineken tadımı olabilir ki. Sen birasın, kendine gel!
  • Foodhallen’a gidin. Buraya gitmediğim için kalbim birazcık üzgün. Kendisi kocaman bir yemek alanı ve içinde sosisli sandviç ve burgerlerden tacos ve köftelere kadar her şeyi sunan bir sürü tezgah bulunuyor. Yemek yemeyi çok seven ben yorgunluktan gidemedim :(

Yukardakileri okuduktan sonra yahu sen de hiç bişey yapmamışsın demeyin.  Benim yaptıklarımı da yaparsanız gününüz dolu dolu geçiyor. Merak etmeyin :)

Amsterdam Manzarası

Ek Not

I Amsterdam City Card

Şunu da söyleyelim, I Amsterdam City Card diye bir kartları var ve bu kartla 70’ten fazla müzeye girip çıkabiliyorsunuz. Bütün tren ve otobüslere binebiliyorsunuz. Kanal turu ve bisiklet turu yapabiliyorsunuz. 24 saati 65 euro, 48 saati 90 euro, 72 saati ise 110 euro. Çok müze gezecekseniz ve kanal turu yapıp bisiklet falan kiralayacaksanız alınır gibi. Restoranlarda da indirim sağlıyormuş hem. Kararı sizlere bırakıyor ve yazımı sonlandırıyorum.

24 saatte ne yapılabilir ki demeyin, küçük de olsa bir Amsterdam turu yapılabiliyormuş yukarıda bahsettiğim gibi :) Kendinize çok iyi bakın efenim. İyi haftasonları! 

Bir Cevap Yazın

*E-Posta adresiniz gösterilmez.

Oturum Aç

Şifremi Unuttum

İçeriği Şikayet Et