Dünyanın en popüler turizm merkezi olan Fransa hakkında bilmediğimiz ve bir o kadar ilginç bir sürü bilgi var. Öyleyse konuya girelim, Fransa hakkında bazı gerçekleri öğrenme zamanı!
1. FRANSA, AB’DEKİ EN BÜYÜK ÜLKEDİR VE BAZEN ‘ALTIGEN’ OLARAK ADLANDIRILIR.
Fransa, toplam 547.030 kilometrekarelik bir alanı kaplayan Avrupa Birliği'nin en büyük ülkesidir. Bununla birlikte, Ukrayna ve Rusya'nın Avrupa kısmının ardından, Avrupa'nın yalnızca üçüncü büyük ülkesidir. Fransa'nın yaklaşık üçte biri (% 31) ormandır ve AB'de İsveç, Finlandiya ve İspanya'dan sonra ormanlık bölgesi en çok olan dördüncü ülkedir. Fransa, altı kenarlı şeklinden dolayı ‘Altıgen’ olarak da anılır.
2. FRANSA, DÜNYANIN EN POPÜLER TURİZM MERKEZİDİR.
2019 yılında sağlanan turizm verilerine göre 90,2 milyon kişi ülkeyi ziyaret ederek dünyanın en çok ziyaret edilen yeri haline geldi. Ülkenin başkenti olan aynı zamanda aşk şehri olarak da anılan Paris, Bangkok ve Londra'nın ardından dünyanın en çok ziyaret edilen üçüncü şehridir.
3. FRANSIZCA, GEÇMİŞTE YAKLAŞIK 300 YIL İNGİLTERE’NİN RESMİ DİLİYDİ.
Fransızcanın 1066 ile 1362 yılları arasında İngiltere'nin resmi dili olduğunu hayal etmek zor. Ancak I. William (Fatih William olarak da bilinir), 1066'da Norman fethi ve ardından İngiltere'nin işgaline önderlik ettikten sonra, Anglo-Norman Fransızcasını millete tanıttı. Tanıtılan bu dil, hiç İngilizce bilmeyen kraliyet ailesi üyeleri, aristokratlar ve yüksek güçlü memurlar tarafından konuşuldu. Bununla birlikte, 1362'de parlamento, İngilizceyi hükümetin resmi dili haline getiren ‘Dilekçe Yasası’nı kabul etti. Bunun nedeni, Norman Fransızcasının savunma amacıyla kullanılmasıydı, ancak mahkemede söylenenler hakkında hiçbir bilgisi olmayan İngiltere'nin sıradan halkı tarafından büyük ölçüde bilinmiyordu.
4. BUGÜNE KADARKİ EN KISA SALTANAT LOUIS XIX.’E AITTIR.
Sadece 20 dakikalığına Fransa'nın Kralı olan LOUIS XIX., Dünya’nın ve Fransa’nın tarihindeki en kısa saltanat olarak adını yazdırmıştır. Evet, doğru okudunuz. Fransız kralı, babası Charles X'in tahtı bıraktıktan sonra Temmuz 1830'da Fransız tahtına çıkarak kral oldu. 20 dakika süren saltanatın ardından, Louis-Antoine’de tahtını yeğeni Bordeaux Dükü’ne bıraktı. Bu, onu tarihteki en kısa hüküm süren hükümdar yaptı. Şaşırtıcı rekoru, babası öldürüldükten sonra teknik olarak Portekiz kralı olan Veliaht Prens Luís Filipe ile paylaşıyor.20 dakika sonra yaralarından ötürü hayatını kaybeden Luís Filipe, 2. Rekorun sahibidir.
5. ÜLKENİN SLOGANI ‘LIBERTÉ, EGALITÉ, FRATERNITÉ’ YANİ ‘ÖZGÜRLÜK, EŞİTLİK,KARDEŞLİK’TİR.
Ünlü slogan ilk olarak Devrim zamanında (1789-1799) ortaya çıktı ve 1946 ve 1958 anayasalarına yazıldı. Günümüzde bu sloganı, genellikle Cumhuriyet'in zaferini simgeleyen 'Marianne' ile birlikte madeni paralarda, posta pullarında ve hükümet logolarında görebilirsiniz. Fransa'daki hukuk sistemi hala büyük ölçüde Napolyon Bonaparte'nin 1800'lerde devrimden sonra Medeni Kanun'da belirtilen ilkelere dayanmaktadır.
6. 1915 YILINDA (I.DÜNYA SAVAŞI) KAMUFLAJI İLK KULLANAN FRANSIZ ORDUSUDUR.
"Kamuflaj" kelimesi Fransız orijinli "sahneyi telafi etmek" anlamına gelen fiilden gelmektedir. Bunun nedeni, Fransız Ordusunun 1915'te özel bir kamuflaj birimi yaratan ilk kişi olmasıdır. Silahlar ve araçlar, kamuflajcı adı verilen sanatçılar tarafından boyanmıştır. Ertesi yıl İngiliz Ordusu da buna uyarak Yarbay Francis Wyatt komutasında kendi kamuflaj bölümünü kurdu. Bu bölüm, Özel İşler Parkı RE (Kraliyet Mühendisleri) olarak biliniyordu.
7. FRANSA’DA ÖLÜ BİRİYLE EVLENEBİLİRSİNİZ!
Fransa hakkında oldukça şaşırtıcı bir gerçek, Fransız yasalarına göre, istisnai durumlarda ölümden sonra evlenebileceğinizdir. Bu, ölen kişinin sizinle hayattayken evlenme niyetinde olduğunu kanıtlamanız şartıyla. Fransa cumhurbaşkanından da izin almalısınız. En son onaylanan vaka 2017'de, bir cihatçı tarafından Paris'in Champs-Elysees'inde vurulan eşcinsel bir polisin partnerine, partneriyle ölümünden sonra evlenme izni verildiği zamandı.
8. TENEKE KUTU, SAÇ KURUTMA MAKİNESİ VE SICAK HAVA BALONU GİBİ BİRÇOK MALZEMENİN MUCİDİ FRANSIZLARDIR.
Bugün bildiğimiz ve sevdiğimiz yararlı icatların çoğu için Fransızlara teşekkür etmemiz gerekiyor. Örneğin, Fransız mucit Nicolas Appert 1809'da yiyecekleri korumak için kaynar suya konulan kapalı cam kavanozları kullanma fikrini ortaya attı. Pierre Durand daha sonra teneke kutuyu icat etti. Kör alfabesi, çocukken kör olan Louis Braille tarafından geliştirildi. Doktor René Laennec 1816'da Paris'te bir hastanede steteskopu icat etti ve Alexandre-Ferdinand Godefroy, 1888'de dünyanın ilk saç kurutma makinesinin patentini aldı. Görkemli sıcak hava balonunu icat eden Montgolfier kardeşler Joseph ve Etienne 1783'te dünyanın ilk halka açık sergisini açmışlardır.
9. FRANSA, SÜPERMARKETLERİN YİYECEKLERİ ÇÖPE ATMASINI YASAKLAYAN İLK ÜLKEDİR.
Şimdi, gurur duymanız gereken bir Fransız gerçeği. Şubat 2016'da Fransa, süpermarketlerin satılmayan yiyecekleri atmasını veya yok etmesini yasaklayan dünyadaki ilk ülke oldu. Mağazalar artık yiyecek fazlasını gıda bankalarına ve hayır kurumlarına bağışlamak zorundadır. 4,305 fit kareden daha büyük süpermarketler, son kullanma tarihi yaklaşan kaliteli yiyecekleri bir araya getirirken, yakalanan süpermarketler 75.000 Euro'ya kadar ağır para cezaları veya iki yıl hapis cezasıyla karşı karşıya. Ayrıca, tüm Fransız süpermarketlerinin, çöplük karıştıran kişilerin çöp bidonlarında yiyecek aramasını önlemenin bir yolu olarak yiyecekleri imha etmeleri de yasaklanmıştır.
10. TARİHİN İLK AÇIK FİLM GÖSTERİMİ 1895’TE FRANSIZ LUMIERE TARAFINDAN YAPILDI.
Lumière kardeşler Auguste Marie Louis Nicolas ve Louis Jean, Cinématographe sinema sistemi ve 1895 ile 1905 arasında ürettikleri kısa filmlerle ünlüydüler. Ünlü ikili, 28 Aralık 1895'te Paris'teki Grand Café'de dünyanın ilk halka açık film gösterimini gerçekleştirdi. İlk yönetmenlik denemeleri 'La sortie des ouvriers de l'usine Lumière'di (Lumière Fabrikasından Ayrılan İşçiler)’dir. 5 saniye uzunluğundaki siyah beyaz film, işçilerin Lumière fabrikasından ayrıldığını ve seyirciyi tamamen şaşkına çevirdiğini gösterdi. 1895'te Louis Lumière, sinemanın "geleceği olmayan bir icat" olduğunu söyledi.
11. FRANSA, EDEBİYAT DALINDA DİĞER TÜM ÜLKELERDEN DAHA FAZLA NOBEL ÖDÜLÜ KAZANANINA SAHİPTİR.
1901'den beri prestijli ödülü kazanan 15 Fransız ile, Fransa'nın dünyanın en etkili yazar ve düşünürlerinden bazılarını ürettiğini söylemek doğru olur. Fransız şair ve denemeci Sully Prudhomme, o yıl ödülü kazanan ilk kişi oldu. Fransa’nın en ünlü şairleri, romancıları ve yazarları arasında René Descartes, Voltaire, Charles Baudelaire, Blaise Pascal, Gustave Flaubert ve Victor Hugo vardır.
12. AVRUPA’NIN EN YÜKSEK DAĞI FRANSIZ ALPLERİ’NDEKİ MONT BLANC’TIR.
4.807m yükseklikte duran Mont Blanc, resmi olarak Avrupa'nın en yüksek dağıdır. Zirveye tırmanmanın zor olduğu bu dağın tepesine çıkış 10-12 saat sürüyor. Ancak buna hazır değilseniz, yukarıdan muhteşem bir manzara görmek için yakındaki Aiguille du Midi ile Avrupa'nın en yüksek teleferiğinde 20 dakikalık yavaş bir yolculuğa çıkabilirsiniz. Fransa'da ziyaret edilecek diğer harika yerleri keşfedin.
13. DÜNYANIN İLK YAPAY KALP NAKLİ VE YÜZ NAKLİ FRANSA’DA GERÇEKLEŞTİ.
İlk yapay kalp nakli, Aralık 2013'te Paris'teki Georges Pompidou Hastanesi’nde gerçekleşti. Gerçek bir kalbin kasılmalarını taklit eden biyoprotetik cihaz, harici bir lityum iyon pil ile çalışmaktadır ve gerçek bir organın ağırlığının yaklaşık üç katıdır. Fransız cerrahlar ayrıca 2005 yılında ilk yüz nakli gerçekleştiren cerrahlardır.
14. LOUVRE, DÜNYANIN EN ÇOK ZİYARET EDİLEN MÜZESİDİR.
2019'da 9,6 milyon ziyaretçisiyle ünlü Louvre, dünyanın en çok ziyaret edilen müzesidir. Paris'in kalbinde yer alan muhteşem müze, tarih öncesi çağlardan kalma yaklaşık 38.000 sanat eserine ev sahipliği yapıyor. Bunlar arasında Mona Lisa, Venus de Milo ve IM Pei’nin avluda bulunan ünlü cam Louvre Piramidi sayılabilir. Muhteşem bir mimari yapıya sahip olan Louvre, Paris'te ziyaret edilebilecek en işlek yerlerden biridir. Aynı zamanda Louvre çevresinde sokak sanatçılarının sergilediği resital tarzı klasik müzik müzenin ihtişamına masalsı bir hava katmaktadır. Mutlaka ziyaret edilmeli!
.jpg)
15. FRANSIZ GASTRONOMİSİ, 2010 YILINDA UNESCO DÜNYA MİRASI STATÜSÜNE LAYIK GÖRÜLDÜ.
Fransa, 2010 yılında UNESCO tarafından insanlığın somut olmayan kültürel mirası listesine eklenen enfes yemekleriyle ünlüdür. Uzmanlar Fransız gastronomisinin önemini, bireylerin hayatlarındaki en önemli anları kutlamayı amaçlayan sosyal bir gelenek olarak tanımladılar. Gastronomi, grupların yanı sıra arkadaşları ve aileyi bir araya getirme ve sosyal bağları güçlendirme işlevi nedeniyle birlikteliği vurgulamaktadır.
16. FRANSA, DÜNYANIN EN PAHALI ŞARAP ŞİŞESİNİ ÜRETEN ÜLKEDİR.
Tabii ki, Fransa sadece mutfağıyla ünlü değil, aynı zamanda dünyanın en iyi şaraplarından bazılarını üretiyor - pahalı olduğundan bahsetmeye gerek yok. 73 yıllık bir Fransız Burgundy şişesi, müzayedede şimdiye kadar satılan en pahalı şarap şişesi haline geldi ve değeri 558.000 $. 1945 Romanee-Conti şişesi, 32.000 $ 'lık orijinal tahmininin 17 katından fazla bir fiyata Sotheby's'deki özel bir Asyalı koleksiyoncuya satıldı. Şarabın tam adı: 1945 Domaine de la Romanée-Conti, Romanée-Conti Grand Cru'dur.
17. FRANSIZLAR YILDA YAKLAŞIK 30.000 TON SALYANGOZ YERLER.
Reuters'a göre, Fransızlar yılda yaklaşık 30.000 metrik ton salyangoz yiyor. Bununla birlikte, Fransa'da yenen tüm salyangozların yaklaşık üçte ikisi Doğu Avrupa ve Balkanlar'dan geliyor. Yani, Fransa'da salyangoz yediyseniz, tabağınıza ulaşmak için uzun bir yol kat etmiş olmaları muhtemeldir. Klasik Fransız lezzeti (sarımsak, maydanoz ve tereyağı ile servis edilir) Fransız mutfağının popüler bir parçası olmaya devam ediyor.
18. CANLI SALYANGOZLARIN YÜKSEK HIZLI TRENLERE BİNMEK İÇİN BİLETE SAHİP OLMASI GEREKİR.
Fransız yasalarına göre, Fransa'da kendi biletleri olmadan hızlı trende canlı salyangoz taşımak yasalara aykırıdır. Aslında, 5 kg'ın altındaki herhangi bir evcil hayvan, ücretli bir yolcu olmalıdır. 2008'de, bir bilet müfettişi bir adamı TGV'de salyangozları taşırken yakalayıp gerçekten para cezasına çarptırmıştır.
19. KRUVASAN ASLINDA 13. YÜZYILDA AVUSTURYA’DA İCAT EDİLMİŞTİR.
Hepimizin bildiği ve çok sevdiği Fransız böreği aslında 13. yüzyıla kadar uzanan bir Viyana tatlısı 'Kipferl'in uyarlamasıdır. Hikaye devam ederken, Avusturyalı topçu subayı August Zang, 1839'da Paris'te bir Viyana fırını kurdu. ‘Kipferl’i servis yapmaya başladı ve kısa sürede yerel halk arasında popüler oldu. Öyle ki, Fransız taklitçiler, hilal şeklinden dolayı kruvasan adını verdikleri kendi Fransız versiyonlarını yaratmaya başladılar. Ve geri kalanı, dedikleri gibi, tarih.
20. BİR BAGETİ ALT ÜST ETMENİN FRANSA’DA ŞANSSIZLIK GETİRDİĞİNE İNANILIR.
Fransızlara göre bir baget veya bir somun ekmeğini masaya baş aşağı koymak çevrenizdeki insanları talihsizlik veya daha kötüsü ölüm riskine sokar. Bu ilginç batıl inancın kaynağının, cellatların dükkânlarda para ödemeden bir şeyler almalarına izin verildiği ortaçağ döneminden kaynaklandığı düşünülüyor. Bu nedenle fırıncılar, dışarıda devrilmiş bir somun ekmek bırakırlardı. Ve ekmeğe dokunmaya geldiyseniz ya da baş aşağı bir somun yerleştirdiyseniz, kötü şansı önlemek için yemeden önce onu haçla işaretlemeniz gerekir.
21. FRANSA, YILDA YAKLAŞIK 1600 ÇEŞİT 1.7 MİLYON TON PEYNİR ÜRETMEKTEDİR.
Peynir-şarap ikilisiyle ünlü Fransa’nın, sekiz kategoriye ayrılan, denenecek yaklaşık 1.600 farklı Fransız peyniri türü vardır. Yalnızca 2018'de yaklaşık 1,7 milyon ton inek sütü peyniri üretmiştir. Neyse ki Fransızlar hepsini kendilerine saklamıyorlar. 2018 yılında ülke 679.000 tondan fazla peynir ihraç ederken, 2017 yılında Fransa perakende pazarında yaklaşık 895.000 ton satıldı.
22. FRANSIZ YASALARI ÇİFTLERİN TREN PLATFORMLARINDA ÖPÜŞMESİNİ YASAKLAMIŞTIR.
Görünüşte çılgın kanunlar ve kararnamelerden bahsetmişken, bu tamamen tuhaf bir yasadır. Fransa'da, platformda bir tren varken öpüşmek yasa dışıdır. Bu eski yasa, 1910 yılında, aşık Fransızların trenlerin kalkmasını geciktirmesini önlemek isteyen demiryolu şeflerinin isteği üzerine yürürlüğe girdi. Platformdaki tüm öpüşmeler artık tren gelmeden önce yapılmalıdır.
23. PARİS GARE DU NORD, AVRUPA’NIN EN İŞLEK TREN İSTASYONUDUR.
Paris'teki Gare du Nord, Avrupa'daki ve dünyadaki (Japonya dışında) en işlek tren istasyonudur. Her yıl 214 milyondan fazla yolcu geçiyor. Orijinal istasyon 1846'da inşa edildi, ancak operasyonlar için çok küçük olduğu için yıkılıp 1889'da yeniden inşa edildi. 1930 ve 1960 yılları arasında daha fazla genişletme yapıldı. İstasyon ayrıca, Paris'teki 2024 Olimpiyat Oyunlarına hazırlanmak için daha fazla genişletme çalışması planlanıyor. Bu, ek 200.000 günlük yolcu kapasitesini artırmak anlamına geliyor. Yoğun saatlerden mutlaka kaçının!
24. FRANSIZ DEMİRYOLU AĞI, AVRUPA’NIN EN BÜYÜK İKİNCİ, DÜNYANIN EN BÜYÜK DOKUZUNCU AĞIDIR.
Toplam 29.000 km uzunluğundaki Fransız demiryolu ağı, Avrupa'nın en büyük ikinci ve dünyanın dokuzuncu en büyük demiryolu ağıdır. Fransa, dünyanın yüksek hızlı teknolojiyi kullanan ilk ülkelerinden biriydi. Devlete ait Société Nationale des Chemins de fer Français (SNCF), 1981'de Train à Grande Vitesse (TGV) yüksek hızlı demiryolunu tanıttı. Fransa'nın yüksek hızlı uzun mesafe yolcu hizmetlerine TGV ve standart uzun mesafe yolcusu hizmetlerine Intercités denir. Ülkenin mevcut yüksek hızlı ağı, 1.550 km’yi aşıyor. Tours-Bordeaux yüksek hızlı demiryolu projesi, ağa 302 km daha ekliyor.
25. DÜNYANIN EN BÜYÜK BİSİKLET YARIŞI TOUR DE FRANCE, 100 YILI AŞKIN SÜREDİR YAPILMAKTADIR.
1 Temmuz 1903'te 60 bisikletçi, Montgeron'un Paris banliyösünden ilk kez Tour de France'a kalkıştı. 100 yıldan fazla bir süre sonra, etkinlik, yaklaşık 198 bisikletçinin 3.200 km (2.000 mil) yarışmasıyla dünyanın en büyük bisiklet yarışı haline geldi. 23 günlük öncelikle Fransa çevresinde başlayan bir yarış olan Tour de France, 2013 yılında 100. Yarışını tamamladı. Yaklaşık 15 milyon seyirci, 100. yıl kutlamaları için 21 aşamalı parkuru izlemek için sıraya girdi.
26. BEYAZ ELBİSE GİYME GELENEĞİ 1499’DA FRANSA’DA ORTAYA ÇIKMIŞTIR.
Gelinlerin çoğu, güzel beyaz bir gelinlikle koridorda yürümeyi hayal eder. Ancak on dokuz yüze kadar, nadiren özel bir gelinlik alırlar ve bunun yerine en iyi kıyafeti tercih ederlerdi. Popüler gelenek aslında Fransa'da Bretonlu Anne ile Fransa Kralı XII'nin 1499'da evlenmesiyle ortaya çıktı. Düğüne beyaz bir elbise giyerek popüler Batı geleneğinin başlangıcı oldu. Ancak, Kraliçe Victoria'nın Prens Albert ile evlendiği 1840 yılında beyaz elbisenin popülerliği arttı ve gelenek pekişti.
.jpg)
Fransa hakkında ilginç bilgiler yazımızın sonuna geldik. Umarım bilgiler hem eğlendirip hem de sizi yeteri kadar şaşırtmıştır!
